Saç Sorunlarınıza Tek Tablet İle Çözüm

Xpecia
Saç dökülmesi tedavisi söz konusu olduğunda saç sorunu yaşayan kişilerin ilk başvurmayı düşündükleri ürün genellikle şampuan olur ancak şampuanların saç dökülmesine etki edebildiğine dair bir tek bilimsel yayın bile yoktur. Saç derisi yağlı bir deridir yağlı bir dokudan su ile birlikte kullanılan bir ürünün emilmesi çok güçtür başta kalma süreside dikkate alındığında saç dökülme tedavisinde şampuanların anlamsızlığı daha da gün yüzüne çıkar
Saç dökülme tedavisinde şampuan sonrasında popüler olarak düşünülen ürünler saç sprey ve losyonlarıdır bunlarında yüzlerce işe yaramaz bitkisel olanları yanında az sayıda bilimsel saç ürünleri vardır ve düzenli kullanıldığında % 92 ye kadar memnun edici sonuç sağlamaktadırlar.
saç dökülmesi tedavisinde akla gelen son şey ise tabletlerdir.Aslında uygun içerikli tabletler bilimsel spreyler kadar etkili olabilmektedir diğer taraftan bölgesel kullanılan ürüne ek olarak alınması çok daha yüksek düzeyde cevap alınmasını sağlamaktadır.
Saç için üretilen tabletler özellikle bölgesel ürün kullanmakla uğraşmak istemeyenler için ciddi çözüm sunmaktadır, bununla birlikte bölgesel ürün kullanımın pek yararlı olmadığı ve daha seyrek görülen kadın tipi dökülmelerde ve kansızlık, guatr gibi hastalıklara bağlı dökülmelerde de etkili olmaktadır.
Türkiye de saç için çok sayıda hap (tablet, kapsül) üretilmektedir bunlar içerik açısından değerlendirildiğinde xpecia tablet çok öne çıkmaktadır.
Xpecia yı öne çıkaran üstünlükleri
DHT yi bloke eden saw palmetto en yüksek miktardadır
Saç kökünü besleyen kılcal damarları genişleten gingko biloba bulunan az sayıda saç ürününden biridir
Bayanlarda görülen kansızlığa bağlı saç dökülmesinde etkili olan demir içerir
Erkeklerde andojenik etkiyi azaltan isoflavon Türkiyede üretilen tek üründür
Saçın yapı taşı olan keratin miktarı muadillerinden 2 kat daha fazla bulunmaktadır.
Kearitinin ön maddesi L-sisitin oranı çok yüksektir.
Saçta yüzey düzgünlüğü sağlayan bioperin içerir.
Extra B7 vitamini almayı gerektirmeyecek düzeyde B7 vitamini (biotin ) vardır.
Çinko miktarı bu gurup ürünlerde kullanılabilecek en yüksek düzeydedir
Pantotenik asit (B5 vitamini) muadillerinden daha fazladır.
Bunların dışında diğer eser element ve maddelerde içermektedir.
Bu kadar çeşitli maddeyi bu kadar doğru oranlarda bulabileceğiniz tek saç tableti xpecia dır.
Genel içeriğiyle değerlendirildiğinde bölgesel bir ürün kullanmadan saç dökülmesi problemini çözebilecek içerikte bir ürün gibi görünüyor,tercihen 1-2 ay günde 2 tablet sonraki dönemde günde bir tabletle devam etmek yeterli olur.
Ek olarak procapil veya minoxidil içeren bir sprey kullanmak elde edilecek sonucu olumlu yönde etkileyebilir . Ayrıca Xpecia propecia gibi hormonları etkilemediği için cinsel sorunlara sebep olmaz.
Bilgiler www.xpecia.com ve diğer saç tabletlerinin resmi sitelerinden sentezlenerek alınmıştır.
Hap alırken şunlara dikkat edilmelidir,içeriğinde mutlaka saçın yapı taşı keratin olmalıdır ve bunun miktarı belirtilmelidir (en pahalı hammadde olduğu için az konabilir) mümkün olan en yüksek keratin içeren tercih edilmelidir.
Çinko gerekli bir elementtir olmalıdır,DHT yi engelleyici saw palmetto olmalıdır,keratinin öne maddesi L-sistin olmalıdır,bayanlarda sıkça kansızlık sebep olduğundan demir (iron) olmalıdır.
Sayfa başında yazan değerlendirmeler açısından bakıldığında tercih sırası şu şekilde olabilir
Xpecia teblet ;İçerik açısından en iyi formülasyondur.Bayan ve erkekler için ayrı formüllerle üretilmiştir.Muadillerinde iki önemli üstünlüğü vardır 1-dökülme sebebini engeller,2-ek bir tablet almayı gerektirmez. Saç kalitesini artırma, tüyleşmişlerin kalitesini yükseltme, saç uzamasını hızlandırma etkileri etkileri benzerleri gibidir.
Erkek ve bayan formu vardır bayanlarda kansızlık sık görüldüğü için ek olarak kan yapıcı madde eklenmiştir ve muadillerinin önüne geçmesini sağlamaktadır.Hair Pharma tarafından üretilir işi saç olan firma olduğu için güvenilirdir.
Yüzden fazla saç ilacının değerlendirildiği sacilaclari.com adresinden ayrıntılı bilgi edinebilirsiniz.
Unutmayın saç dökülmesi bir hastalıktır ve tedavi edilebilir.Sinsi gelişen bir hastalık olduğu için erken dönem önemlidir kronik olduğu için tedavisinin sürekliliği önemlidir. Önemli olan mümkün olan en erken zaman doğru ürün güvenilir firmadan edinim.
Sağlık ve mutlulukla güzel gelecekte…

ANDROGENETIC ALOPECIA (genetik saç dökülmesi)

Androgenetik alopesi Tüm dünyada (erkekler %95 ve kadınlarda %50) en sık rastlanan saç dökülmesi tipidir. Androgenetik alopesi erkeklik hormonu olan androgenler tarafından etkilenen, genetik olarak da yatkın olan kişilerde genellikle puberte sonrası dönemde (18 li yaşlarda) ortaya çıkan ve öncelikle alın bölgesindeki saç çizgisinin çekilmesi ile sonrada tepe bölgesinin incelip açılmasıyla ortaya çıkan durumdur. Tüm saçlı deriyi kaplayabileceği gibi, büyük sıklıkla şakaklar ve ense bölgesini tutmaz.

Erkek tipi saç dökülmesinde saç gövdeleri giderek minyatürleşirler, zaman içinde folliküllerinin daralması sonucu çapları ve boyları azalır. Etkilenen alanda zamanla süreç tamamlanır ve ince (vellus) saçlar (tüyler) alanı kaplar. Minyatürizasyon ile pigment (renk) oluşumu da sonlanır, ince saçların rengi açılır. Açık renk ve minyatürleşmiş saçlar ile bölge açık görülür. Zamanla, bu bölgedeki tüm saç folikülleri tamamen kaybedilir. Bu saçlı deride karakteristik bir modelde ortaya çıkar; erkeksi saç kaybı şakak bölgesinin üst kısımlarından ve başın tepe(vertex) kısmından başlayarak zamanla geriye doğru ilerleyen, saç çizgisinin geri çekilmesi ve kel bölgelerin ortaya çıkmasıyla sonuçlanan bir modeldir

Menopozda Saç Dökülmesi

meneopozda saç dökülmesi

Menopoz   en erken 40 yaşında görülmeye başlanan  sonra, yaklaşık 55 yaşa kadar da  başlaması gecikebilen   önceleri  düzenli adet kanamalarının  düzensizleşmesi sonra   kanama periyotlarının   aralarının uzaması sonrada tamamen adet kanamalarının kesilmesidir.
Menopoz son adet kanaması demektir  Ortalama bu süreç bir yıl sürer  40 lı yaşlarda başladığını ve ortalama insan ömrünün 80  yaş civarı olduğu  düşünülürse menepoz kadınların hayatında önemli bir evreyi teşkil eder.

Bu dönemde  hormonal değişikliklere bağlı olarak bir takım rahatsızlşıklar yaşamaktadır  ama olması gereken belirtilerin dışında, başka bir rahatsızlık olmadan  da yaşanabilir. Ancak bilinçli davranarak şikayetleri  en aza indirip sağlıklı menopoz dönemi yaşayan kadınların sayısı yüzde toplamın dörtte biri kadardır .
Bu dönemde meydana gelen bazı değişiklikler kadının hayatını kötü etkileyebilir ve bir çok hastalığın oluşmasına zemin hazırlar. Bu durum kadının yaşam kalitesini ve mutlu bir hayat sürdürmesini engeller.

Yumurtalıklardaki hormon üretiminin azalması sonucu adet kanamalarında düzensizlik ortaya çıkar. Bu hormon üretiminin azalmasıyla vücuttaki ısıyla ilgili alanlar etkilenir ve terleme, ateş basması gibi durumlar ortaya çıkar. Bu konuya artık eskisi gibi bakılmamaktadır. Günümüzde menopoz bir hastalık olarak kabul edilmektedir. Belirtilerine şöyle bir bakmak gerekirse ;

En başta dikkat çeken belirtilerden birisi adet düzeninin bozulmasıdır. Kanama miktarı azalır. Yumurtlama da azaldığından hamile kalma ihtimali düşüktür. Östrojen hormonunun azalmasına bağlı olarak çeşitli bozukluklar da görülür. Gece terlemesi, ateş basması, çarpıntı, yüzde kızarıklıklar olabilir. Yalnız bu belirtiler bütün hastalarda olmayabilir.
Zaten menopoz dönemi ilerledikçe 3-5 yıl sonra, bu belirtiler azalmaya başlamaktadır. Ayrıca menopozda psikolojik rahatsızlıklar da ön plana çıkmaktadır. Gerginlik, sinirli olma, depresyon gibi bulgular olabilir.
Uyku kalitesi azalmıştır. Uyku kalitesi azalması derken kastedilen, uykuya dalma süresinin uzaması ve uykunun REM fazının kısalmasıdır. Bunların dışında baş ve eklem ağrısı, cinsel isteksizlik, kas ağrıları görülebilir. Bütün bu saydıklarımız menopozun klasik belirtileridir.

Uzun dönem belirtilerinin başında ise kemik erimesi ve kalp-damar hastalıkları gelmektedir. Sitemizde bir başka başlık altında incelediğimiz kemik erimesi de kadınlık hormonu olan östrojenle bağlantılıdır. Bu hormonun azalması kemiklerde kırıklara ve kayıplara yol açmaktadır. Bu yüzden östrojen hormonu ve kalsiyum tedavisi uygulanmalıdır. Kadınlarda kalp-damar hastalıklarının daha geç yaşlarda görülmesinin sebebi östrojen hormonudur. Menopozdan sonra bu hormon azalacağından kalp hastalıkları riski de artmaktadır. Çünkü düşük dansiteli kolesterol (LDL) artmıştır.

Menepozda görülen  sorunlardan biriside saç dökülmesidir bunun sebebine balkacak olursak

Menopozda Saç Dökülmesi Dönem de östurojen  üretimi giderek azaldığı için bu hormaonların yerini testesteron alır buna bağlı olarakta  DHT oluşumu başlar bu dönemde isoflovan içeren tabletler kullanmak östtojen azalmasına bağlı saç kaybını önler.Zaten psişik olarak kötü hissetigimiz bir dönemde en önemli aksesuarımız olan saçlarımızı da kaybetmemek için menopoz deöneminde veya çocuk  doğurganlık bitiminden  sonra menopoza girmeden de önce bilimsel olarak   etkinliği kanıtlanmış maddeler içeren ürün kullanmak gerekir.

Saç Kırılması Nedenleri

Biotin Eksikliği
Yanlış Beslenme
Yanlış Saç Bakımı
Yetersiz protein
Sağlık nedenleri
Boya, perma,
Kimyasal saç bakım ürünlerinin çok sık kullanılması,
Saç kurutucu ve düzleştirici şekillendiricilerinin çok yoğun kullanımı,
Saçlara sık fön yapılması,
Saçların çok sık toplanması ve arkaya doğru toplarken lastik iplerin kullanılması ve saçları aşırı sıkma,
gibi uygulamaların yoğun kullanımı sonucu saçlar cansızlaşır, yıpranır ve kırılgan hale gelir.

Saç Kırılmaları Nasıl Önlenir?

Saçları, fazla sıcak ortamlara ve işlemlere maruz bırakmamalısınız,
Çok sık şekillendirici uygulamalar yapmamalısınız,
Saçlar salınık halde bırakılmalı, toplanacağı zaman da lastik ipler yerine kumaş ve benzeri ipler tercih edilmeli ve çok sıkı bağlanmamalı.
Saçlar ıslakken daha narin ve hassas olduğu için taranmamalı.
Geniş dişli tarak kullanılmalı.
İpek ve saten yastık kullanılmalı. Çünkü bu yastıklar saç düğümlenmesini ve kırılmasını azaltır.
Saç açtırılacak veya boyatılacaksa dikkatli olunmalı. Çünkü bu amaçla kullanılan kimyasal maddeler saçınızı güçsüzleştirir ve kırılmaya eğilimi arttırır.
Perma ve boya gibi her kimyasal uygulamanın arasında en az iki hafta olmalı. Aksi takdirde saçlarınız çok yıpranabilir.
Saçlarınızın uzamasını istiyorsanız uçlarda oluşan kırıklarınızı aldırmalısınız.
Sağlıklı bir uzama için altı ayda bir saçların uçlarından kestirmelisiniz.
Biotin saç tellerini güçlendirir ve kırılmayı önler. Dengesiz beslendiğinizde vücudunuz yeterli biotin alamaz. Böylece saç kırılması başlar. Biotin eksikliğini önlemek için Biotin vitamini alabilirsiniz.
Saç, cilt ve tırnakların büyümesi, sağlıklı olması için dengeli ve yeterli beslenmek gerekir. Dengeli bir beslenme saç için çok önemlidir. Almanız gereken protein, karbonhidrat, yağ asitleri ve mineralleri eşit şekilde dağıtarak her gün düzenli bir şekilde tükettiğinizden emin olmalısınız.
Çok sert kimyasal madde kullanılmamalı, bu tip maddelerin çok ciddi saç yıpranmalarına neden olacağı unutulmamalı.Ürün kullanmak istediğinizde dermotoloğunuza başvurun
Saç tipinize göre bir tarak ve fırça seçilmeli. Örneğin kıvırcık saçlara sahipseniz sık dişli taraklar sizin için hiç uygun olmayacaktır. Yanlış tarak seçimi su altında bile saçlarınızı taradığınızda kırılmalara neden olur. Bu nedenle doğru tarak seçimine özen gösterin.
Bir saç telinin %88’lik kısmı protein olan keratin, elastin ve kollajenden oluşur. Dolayısıyla yeterli miktarda protein almalısınız.
Hastalık durumları ve ilaç reaksiyonları saçların kırılmasına neden olur. Bu nedenle kullandığınız ilaçların yan etkilerine dikkat edip bu dönemlerde özel bakım uygulamalısınız.
Saçlar sıklıkla taranırken, fön-maşa gibi ısı yardımıyla saça şekil verilirken kırılmaya maruz kalır. Kırıkları önlemek için saçların nemliyken geniş dişli taraklarla taranması, taramaya saçın uçlarından başlanarak açıldıkça yukarı doğru çıkılması tavsiye edilir.
Saç kırılmasının önüne geçmek için, saçlara haftada bir nem maskesi uygulamak doğru bir uygulama olur .
Bigudi kullanın; Eğer işiniz hafta boyunca saçınıza bir şekil vermenizi gerektiriyorsa ısı veren saç şekllendirici aletler yerine bigudileri tercih edin. Bigudiler doğal şekillendirici olduğu için saçınıza herhangi bir zarar vermez.
Bigudi Kullanımı: Banyo yaptıktan sonra saçınız henüz nemliyken bigudiye sarın. Bu sayede hem saçınızı ısıdan gelebilecek zararlardan korumuş, daha doğal hemde daha pürüzsüz bir görüntüye sahip olursunuz.. Banyodan sonra saç hafif nemliyken gece örerek şekil vermek ve o şekilde uyumak ertesi sabah kalktığınızda saçınızın doğal olarak dalgalı bir görüntüye kavuşursunuz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel saglik © 2018